Spor Toto Üstün Lig’de şampiyonluk yarışı devam ediyor. Beşiktaş’ı takip eden Galatasaray, Gençlerbirliği deplasmanından kritik 3 puan aldı. Galatasaray’a 2-0’lık galibiyeti Halil Dervişoğlu ve Emre Akbaba getirdi. Maçın akabinde usta müellif Ömer Üründül, karşılaşmayı kıymetlendirdi. İşte o yazı…
Gençlerbirliği’nin grup presinin çok yetersiz olduğunu bildiğimden oyunun genelde nasıl şekilleneceği belirliydi. Galatasaray birinci dakikadan itibaren oyunu karşı alana yıktı, çok rahat pas yaparak üçüncü bölgeye çok adamla geldiler lakin tekrar üretkenlik badiresi vardı.
Halil’in devre sonundaki 18 dışından hoş golüne kadar aklımda kalan tek konum, Babel’in art direkte bomboş kaçırdığı baş vuruşuydu.
G.Birliği iyi yerleşimli bir grup savunması uyguladı. Fakat çok risk alacağını bildikleri Galatasaray karşısında planladıkları geniş alan kontrataklarının hepsini berbat etmek için adeta uğraştılar. İkinci yarının başında Emre Akbaba’nın kaliteli ayak içi vuruşu ile gelen ikinci golle maç bitti, G.Birliği büsbütün dağıldı.
Galatasaray çabuk ataklarla 90 dakikanın sonuna kadar gol peşinde koştu. Kaçırılanlar olmasa büyük fark oluşabilirdi. Sonuçta Galatasaray hırslı, tempolu bir futbol sergiledi. Rakibini hiç oynatmadı.
Birinci yarıda Babel bütün atak aksiyonlarının içinde olan 1 numaralı isimdi.
Ben haftalar evvel “Mostafa Mohamed bu işi bırakmış, büyük fiziki düşüş içinde” diye görüş belirtmiştim. Artık Fatih Terim de bunu iyice anlamış ki bu rahat maçta bile 84 dakika yanında oturttu!
Gençlerbirliği artık bahtı ile başbaşa kaldı. Teknik yönetici Özcan Bizati her beyanatında ‘Biz sonuna kadar savaşacağız’ diyor. Fakat ben bu tablonun tam zıddını gözlemledim dün. Lima, Sefa ve Sio’nun pefrormansları yürekler acısı idi. Bu durumda da esasen Stancu ne yapabilirdi ki?
Halis Özkahya’nın genel idaresi iyiydi ancak Gedson’un Candeias’a yaptığı harekete kırmızı kartı vermeye yürek edemedi. İptal edilen golde ise VAR’ın kararı yanlıştı.
Aspor